JavaScript 30 yaşına girdi. 4 Aralık 1995’te Netscape ve Sun Microsystems, dili resmen duyurdu; bugünse web’in neredeyse tamamı JavaScript’e dayanıyor. W3Techs’e göre 2025 sonu itibarıyla sitelerin yaklaşık yüzde 98,9’u JavaScript kullanıyor.
10 günde yazılan fikir, 30 yıla yön verdi
Dilin mimarı Brendan Eich, 1995’in Mayıs ayında Netscape’te sadece 10 günde ilk prototipi yazdı. Proje önce “Mocha” adını aldı, Eylül 1995’te Netscape Navigator 2.0’ın beta sürümünde “LiveScript” olarak yer buldu. Ardından Netscape ile Sun arasındaki anlaşmanın tamamlanmasıyla Aralık 1995’te ismi “JavaScript” oldu.
4 Aralık 1995 tarihli ortak basın bülteninde JavaScript, Java’yı tamamlayan, çapraz platform bir “nesne betik dili” olarak tanıtıldı. O gün yayımlanan metinde 28 şirketin desteği açıklandı; ertesi gün haber ajansları bu duyuruyu geniş kitlelere taşıdı.
JavaScript’in yaygınlaşması yalnızca tarayıcılarla sınırlı kalmadı; dil, yıllar içinde masaüstü ve sunucu projelerinde de yer edindi. Bugün modern web platformunun temel standartlarından biri olarak kabul ediliyor.
Standartlaşma süreci 1996 sonunda Ecma International çatısı altında başladı. ECMA‑262’nin ilk sürümü Haziran 1997’de onaylandı; bu sayede farklı tarayıcılarda uyumluluk hedeflendi ve dil düzenli aralıklarla gelişmeye devam etti.
İsim benzerliğinin yarattığı kafa karışıklığı ise hiç bitmedi. JavaScript’in Java ile teknik olarak ayrı dünyalar olduğu sık sık hatırlatılıyor. Ayrıca JavaScript markası ve ticari haklarına ilişkin tartışmalar hâlâ zaman zaman gündeme geliyor.
Özetle, 10 günde atılan tohum bugün internetin ana omurgasına dönüşmüş durumda. 30 yıl sonra bile JavaScript’in etkisi hem web’de hem de yazılım ekosisteminin geri kalanında hissediliyor.
kaynak: https://techolay.net



